Selamlaşma geleneği insanlığın yaratılışından bu yana istisnasız tüm toplumlarda müşterek bir davranış biçimi olarak devam edegelir.
İlk çağlarda iki insan karşılaştığında silahlı olmadıklarınısilahlı olsalar bile birbirlerine karşı kullanmayacaklarını göstermek için ellerini uzatır tokalaşırlarmış
O dönemlerden başlayarak günümüze kadar ulaşan selamlaşma geleneği pek çok ortak özellikler taşımakla birlikte aynı zamanda her toplumun kültürünügeçmişiniinançlarını ve dünyaya bakışını yansıtantoplumlara has ipuçlarını da içerisinde barındırır.İnsanların görünüşleri gibi kalpleri ve düşünceleri de farklıdır" der bir Adige atasözü.
Bunu genelleyecek olursak milletlerin görünüşleri gibi düşünceleri kültürleri ve yaşayışları da farklıdır
Yine Adige ifade biçimi ile söyleyecek olursak : Dünya bir teker gibi dönergeceler günlerigünler ayları ve yıllarıyıllar asırları kovalar gider.
Toplumlar da bu değişen zamana paralel olarak değişirler; yaşayış biçimlerianlayış ve bakış açılarıkültürleri de bu değişimden payını alır şüphesiz.
Eğer bu süreç içerisinde bir toplumun bireyleri kendilerine ait olan değerleri terkederbaşka toplumların değerlerinianlayış yaşayış ve davranış biçimlerini benimserlerse bireylerden başlayan bu kendine yabancılaşmayavaş yavaş toplumun yokolup gitmesi ile sonuçlanır.
Yani o halk süreç içerisinde başka toplumların arasında eriyip yokolmağa mahkum olur.
Adige sözlü kültürü üzerine çok önemli çalışmaları olan Şorten Askerbiy Adige selamlaşma biçiminin sadece bir karşılaşma sözcüğünden ibaret olmadığını temel olarak insanı yüceltmek ona değer vermek mantığı üzerine kurulmuş olduğunuaynı zamanda yaşanan hayatayapılan işe dair düşünceleri ve iyi dilekleri de içerdiğini belirtmektedir.
Bir başka özelliği ile varlıklı/fakir veya sosyal sınıf ayrımı yapılmaksızın tüm cemiyet bireylerine yönelik olan adige selamı biçim ve köken olarak incelendiğinde erken dönemlerden bu güne yaşanan sosyal değişimleri de yansıtacak şekilde her döneme hitabeden bir biçim alarak devam edegeldiğini görürüz .
Her türlü olaya ve duruma uygun formları olan Adige selam biçimi geleneğimizde önemli bir yere sahip olması yanısıra aynı zamanda sözlü edebiyatımız açısından da incelenmesi gereken güzel bir kaynaktır der Askerbiy.
İşte bu nedenle yaşlı genç kadın erkek ayırımı yapmaksızın her Adigenin bilmesi gereken temel değerlerimizdendir Adige selamlama biçimleri :
Bir kişi çalışan bir kişinin veya kişilerin yanına gittiğinde "uehu f|eh"u apş'iy" sözü ile selamlar
Selama muhatap kişi/veya grup ise gelen kişiyi "ui uehu f|ı yirik|ue" diyerek cevaplarlar
Ot veya ekin biçen birisinin yanına giden kişi "Şoşh apş'iy" sözü ile selam verir "ui uehu f|ı yirik|ue" sözü ile selamı alınır.
Tanışıp tanışmadıklarına bakılmaksızın bir kişi diğerinin yanına geldiğinde "f|eh"us apşiy" diyerek selam verir diğer kişi "ue psou apş'iy" diyerek selamı alır.
Selamlaşmadan hemen sonra ise "uzepeş uuzınşe" sözü ile hal hatır sorulur buna cevap olarak "zepeş' uh"u tx|am uiğauzınşe" cümlesidir.
Bir hasta ziyaretinde veya hastalık atlatmış bir kişiyi ziyarette " lhepe mahue k"ıux|aj|ej" diyerek h"ueh"u selamı verilir.
Yoldan dönen kişi "oh"usıj" selamı ile karşılanır.gelen kişi ise "upsouj" sözü ile selamı alır.
Uzun süredir görüşmemiş kişiler karşılaştığında "ui l"ağuj f|ıue" -- "ueueri neh"ıf|ıjıue" sözleri ile selamlaşırlar.
Çok samimi veya yakın kişilerin karşılaşmasında ise doğrudan tokalaşılarak hatır sorulur.
Zamana yönelik bir kaç çeşit selam biçimi vardır.Sabah için"ui pşedcıj| f|ıue" gündüz "ui mahue f|ıue" akşam "ui pşıx|aşx|a f|ıue".
Gece bir yerden ayrılırken "nehu l|ef| fık"ik|" sözü ile çıkılıryolcu eden ise "ğuegu mahuef|ık|e th|am unix|asıj" sözü ile uğurlar.