SELÇUKLU İLBEYLİLERİ ÇERİKASLAR (ÇERKESLER)



İlbeylilerden Meydan Larus Ansiklopedisi 5.Cilt 544. sayfada “Halep Göçmen Türkmenleri” başlığı altında şöyle bahsetmektedir.Miladi 1550 yıllarında Halep bölgesinde tam bir göçebe hayatı geçiren iki topluluktan birini bunlar teşkil etmektedir. Bu Halep İlbeylileri yazın Sivas’ın güney taraflarında  kışın ise
Halep bölgesinde yaşarlar. Belgede (Osmanlı Devlet Arşivleri ) Kanuni Sultan Süleyman zamanında (1520-1560 yılları arası ) bunların Osmanlı Devleti’ne Halep hasılatı olarak ödediği vergi nüfusu  9316 hane idi. 1600 yıllarında Orta ve Batı Anadolu’ya ve Marmara Bölgesine yerleştirildiler. Osmanlı devleti bunlardan 1600 den sonra ordu hizmetinde yararlandı der.
İlbeyliler 13(17) oymaktan oluşuyordu ve bu oymakların büyük çoğunluğu(6’sı) Çerkes Memluklardı(Ramazanoğulları ve Dulkadiroğulları bünyesindedirler.Ki, Çerkes Memluklar ile Osmanlı arasında işte bu nedenle Dulkadiroğulları beyliği adına çatışmalar çıkmıştır,her ikiside bu beyliği sahiplenmiştir.) Çerikasların adlarıyla dahil olduğu bu oymaklara Osmanlı fethi sonrası verilen(16.yy) İlbeyli adı, beyleri Seyyid Danişmendli Zahireddin İlbey’in adından gelmektedir.(“O dönemler Çerkesya’da ki Çerkeslere “Cherkas”,mısır Çerkes Memlukleri ne de “Çerakase” gibi adlar veriliyordu. Haliyle Selçuklu kaynaklarında da onlara “Çerikas-Kas Askeri” denmesi tesadüf değildir.S.Daur)
1211’de Seyyid Zahireddin İlbey’inde komutan olduğu Komana savaşında Bizanslılara karşı savaşan 1. Gıyaseddin Keyhüsrev bu savaşta şehid olmuştu ama İlbeyli Çerkezler bu savaşta Selçuklu kalbinde savaştıkları için Selçuklular Bizanslılara karşı galip geldiler ve Bizans ordusu tümüyle Selçuklularca esir alınmıştı.Bunların çoğu 1216-1226 yıllarında Anadolu-Sivas(Eski Kars)’ta ki topraklarını terk etmeye zorlanarak Halep,Şam ve Mısır’a yerleştiler.42 pare Halep yakını köye ve Halep Uzun Yaylasına yerleşen İlbeyli Çerkezler milâdi 1226’da geri döndükleri Halep, Şam, Mısır’da ki topraklarında ağırlık Halep’te olarak 1600 yılına  kadar o topraklarda kaldılar.1226 dan 1516 ya kadar Sivas’ta boş bıraktıkları kendi öz malları olan topraklara Sultan Alaaddin Keykubat o anda (1226’da) Moğollardan kaçan Karamanoğulları  adlı Türk aşiretini yerleştirmişti ve Çerkesleri bu bölgeden büyük oranda göç etmeye zorladı. Böylece 1226’da Güneye göçen Çerkeslerin yeri ve yurdunu Karamanoğulları aldı.
1226 da Mısır Şam ve Halep de  Kölemenler lakaplı Mısır Memlük Çerkezleri halife devletine asker ve ordu oldular. 1226-1516 yılları arası 290 yıl Mısır, Şam, Halep’te ordu hizmeti yapan İlbeyli Çerkezler bu bölgedeki İslam’ın en mukaddes şehirleri olan Mısır, Şam, Suriye, Halep, Filistin, Kudüs, Hicaz’ı (Mekke ve Medine’yi), Hristiyan haçlı ordularına karşı koruyup kollayıp tüm dünya Müslümanlığına hac yolunu açık ve güvenli tuttular.
1516 Osmanlı fethi sonrası 84 yıl aynı topraklarda (Halep, Şam, Mısır’da) milâdi 1600 yılına kadar Osmanlı Devletine tabi olarak yaşadılar. 1600 yılında da Yavuz Sultan Selim ve oğlu olan Kanuni Sultan Süleyman’ın ölümü sonrası o padişahların torunlarınca bir çoğu orta Anadolu ve Marmara kıyılarına, oturdukları Halep ve civarından getirilip yerleştirildiler. Bu durumda Anadolu’yu 1071’den sonra ikinci grup olarak fetheden İslam cemaati olan Çerkezler ve yurdun her yerine 13 ayrı oymak halinde yayılmış İlbeyli İslam cemaati, Selçuklu, Danişmendli, Mengücekli, Saltuklu adlı 4 büyük devletin kurucu askeri güçleri olarak Çerkez adı,sanları ve Türkmen lakapları ile zikredilmişlerdir.1550yıllarında ki Halep, Şam ve Mısır civarında oturan Osmanlı’ya bağlı bu oymaklardan 1600 yılında Anadolu’ya getirilip tekrar yerleştirilenler dışında Halep’te kalanları 9316 haneye kadar düşmüş ve özlerini korumuşlardır.
998-1005 yıllarında ilk yurtları Elbruz dağı eteklerindeki Kafkasya olarak belgelerde geçen ve Çerikas adı, sanı ile anılan İlbeylilerin paralı askerlik ve korumalık yaparak kurulmasına büyük katkı sundukları devletler şunlardı:
1-Kafkasya’da kurulan Seyyid Dede Korkutu başkent Kars şehrinde 998 de sultan ettikleri devlet
2-Horasan: 1038 de Selçuk Bey torunu Tuğrul Şah’ı tahta oturttular.
3-İbrahim Yınal ile 1042’de Mısır Kahire’de kurdukları Memlüklü devleti
4-Danişmend Devleti: Sivas’ta kurdukları 1072’de Seyyid Muhammed Danişmend devleti
5-Selçuklu Devleti: Başkent İznik’te Kutalmış Oğlu Süleyman Şah’la 1074’te kurdukları devlet.
İLBEYLİLERİN MISIRDAKİ,HALEP VE ŞAM’DA Kİ LAKAPLARI
1-Kölemen: 1048 deki Tuğrul şah ve amca oğlu İbrahim Yınal arasındaki savaşta yenilgi sonrası esir alınan Yınallı tabiyetindeki Çerkes askerler.
2-İnallılar: (İbrahim İnal) (Yınal’ın) komutasında ki Selçuklu Çerikas askerleri
3-Çerikas: İbrahim Yınal’ın (İnal’ın) oğlu olan Kutalmış Numan Beyliğindeki askerler.
1226-1600 yılları arası 374 yıl Çerkezler tümüyle güney illeri olan Eski Musul, Kerkük, Halep, Şam,Yeni Musul (Mısır)da oturup Halep’te ise çoğunluk olarak ve yerleşik olarak yaşıyorlardı. Başkent yeni Musul (Mısır’da) Hilafet sahibi Kölemen Devleti sultanının savaşçıları ve koruma askerleri olarak görev yapıyorlardı. Böyle bir konumda Çerkesler güney İslam illerinde yaşarken 1516-1517 yıllarında Osmanlı Sultanı Yavuz Sultan Selim ve Yeniçeri Osmanlı Ordusu önce Şii Şah İsmail’e ve İran’a saldırdı. Onu yendi ve başkent Tebrizi kazalarıyla birlikte tümünü aldı. Sonra aynı yılda Sünni Halife Devleti olan Çerkes Sultanlığına (Mısır’a ve başkenti Kahire’ye) saldırdı. Gelişmiş topları ile Mısır’ı ve başkent Kahire’yi aldı.Bu arada Çerkes Emir Hayır Bey’in savaş başlamadan Osmanlı elçilerine Mısır sultanı 85 yaşındaki Çerkes Kansu Gavri ve yeğeni Tomambay’ı öldürmek istemesine mani olunduğundan padişahın veziri Yunus Paşa bunu Yavuz Sultan Selim’e anlatınca Halep ve onun halkından Çerkesler ölümden kurtuldular.Mısır’da Halifelik sarayını koruyan Çerkesler ise amansız bir savaş sonucu yenildiler.(Belge Ruzname-i Haydar Çelebi). Olaylara şahit olan Haydar Çelebi kitabında bu olayları gözleriyle görerek günlük tutarak en ince teferruatı ile anlatır. (Yazar Veysel). Affedilen Halep ve civarı Çerkesler, sadece Mısır merkezde iki günde on binlerce askerini öldürmüş ve Osmanlı’yı bu savaşta çok fazla yıpratıp kayıp verdirdiğinden; Osmanlı’nın 1600 yılına kadar bu savaşçı Çerkezlere soğuk bakmasına mani olamamıştı.
Osmanlının tüm Mısır, Şam, Halep’i fethedip Memlüklüler olan Selçuklu kurucu Çerkezlerin 475 yıllık bu devletini yok ettiğinden 1516’dan 1600 yılına kadar bu 84 yılda güney illerinin hepsinde Çerkezliklerini ikinci plana attılar.1600 yılından sonra da 9316 hane, tahmini 80.000 Çerkes getirildikleri kuzey illerindeki Yeni Osmanlı topraklarında Çerkesliklerini hep ikinci planda tutup ön planda İlbeyli lakaplarını ortaya koydular ve yine öyle ünlendiler. 1042’de güney İslam topraklarında Selçukluların ve Memlüklülerin Halife İslam Devleti’nin askerleri olmuş ve Mısır (Yeni Musul) başkentli Fatımi Halifelerinin de koruma askerleri olarak 1042-1517 yılları arası mağlup oldukları 1517 yılı Kahire son savaşına kadar 475 yıl oturdukları bu topraklarda korudukları devletleri yok olmuştu.Fakat bu kerre Osmanlı İslam Anadolu Devletine bu mağlubiyet sonrası tâbi olmuşlardı. Son Halife ve Sultanları 85 yaşındaki Kansu Gavri savaş meydanında seccadesi üzerinde namaza durup ve anında vefat etmişti. Onun yeğeni Tomambay ise Sultan ve Halife vekili olarak Nil’de oklanarak ve yaralanarak esir edilmiş sonra Kahire Kalesi burcuna asılarak Şadi Bey isimli akrabası ile öldürülmüştü.(Belge Ruzname-i Haydar Çelebi.) İşte Osmanlı Devleti 1516-1600 yılları arası Halep Çerkezleri bu yüzden bu soğuklukla kendine tâbi etmiş ve 1600 yılında da acılar unutulup aralar sıcaklaşıp 84 yılda geçen bu zamanda buzlar eriyip Anadoluya eski ecdatlarının geldiği fetih topraklarına İlbeyliler olarak tekrar kavuşmuşlardır.1600 yılı sonrası Ankara ve Sivas civarında sadece İlbeyli İslam cemaati olarak öne çıkmışlar, Balıkesir-Adapazarı civarında ise Hrıstıyan ve Yahudi Musevi hakların arasında ve ortasında hem Çerkezliklerini hemde Çerkezce ve Türkçe birlikte konuşarak soylarını saklamamışlardır.1600 yılında bu üç bölgede (Ankara, Balıkesir, Sivas) Osmanlı’nın dünyanın en güçlü ordusu olarak bilinen son derece modern silahlarla donanmış ordusu Yeniçerinin yenilmez kılıcı ve komutanları olmuşlar, tüm Anadolu Orta, Batı, Doğu’da olduğu gibi Halep, Bağdat, Şam, Mısır’da da yine Yeniçeri Osmanlı askerleri olarak eski ünleri olan Çerikas sanları ile müthiş olan yenilmez savaşçılıklarını devam ettirmişler ve layık oldukları mevkilere orduda ulaşmışlardır.
Yalnız kalleşliğe uğradıkları ve silahsız olarak Kahire’de kaleye yemeğe davet edildikleri 1 Mart 1811 yılındaki dayıları Hrıstiyan olan ve 600 yıllık Yeniçeri İslam Türk Ordusunu kaldırmak isteyen ve sonunda da kaldırıp Osmanlı’nın temelini çatlatan ve altını oyup çökerten Osmanlı Sultanı 2. Mahmut’la Arnavut kökenli Mısır Valisi Kavalalı Mehmet Ali Paşa’nın gizlice anlaşarak hile ile 470 Çerkez Komutanı ve beyini yemek esnasında şehit etmelerinide içim kan ağlayarak bir ibret vesikası olarak not etmeyi bir vazife bilerek yazdığım bu tarihe kaydettim.(Yazar Seyyid Veysel).
998 yılında Selçuk Bey ve dünürü Seyyid Dede Korkut Sultan İsmail Danişmend Çerkezlerden müteşekkil ordusu ile Kafkasya’da başkent Kars’ta İslam Selçuk Danişmend ortak devletini kurdular. Gazneli Sultan Mahmut bu Müslüman Devletin Genç Ordu Komutanı olan Aslan Yagbu Beyi hile ile kandırıp kayınpederi Seyyid Sultan İsmail’den 5bin kişilik kuvveti ayırarak onu 300 kişi ile yalnız bırakıp böylece Kars’ta 7 yıllık bu ilk Devleti yıktı. (Miladi 1005). Sonra 1038’de Gazneli Sultan Mahmut’un oğlu Mesut Şah’ı Dandanakan’da (Seyhun ve Ceyhun nehirleri ortasında) yenen Selçuklu Danişmend’i Çerkez ordusu 1038’de Nişabur’da tahta oturan Sultan Tuğrul Şah’la (Selçuk Bey’in Torunu ile) tekrar devlet oldu. Çerkezler 50 yılda (1038-1088) arası Hindistan’dan Sivas’a (Kars’a), Sivas’tan sonra İznik daha önce Mısır’a oradan Bağdat’a, Mekke’ye Medine’ye kadar birçok devleti Hz. Muhammed (s.a.v)’in torunları Danişmend’li Seyyid’lerin taşıdığı ilk Bedir’de dalgalanan  mübarek Muazzez, Mukaddes Sancağı Şerif’inin ve Selçuklu Sultanlarının taşıdığı 3 hilalli bayrağının altına alıp İslami adaleti uyguladılar.Öyle bir adalet sundular ki hem Muhammed’i, hem Musevi, hem Davud’i, hem İsevi inananlar bu güzel idareden (İlbeyli Çerkez Selçuklu devletini kuran adaletten) çok memnun kaldılar.
Cenabı Allah bu Mukaddes Devleti kuran İlbeyli İslam Cemaati Çerkezlerinden çok memnun olsa gerekti ki bu cemaate kalleşlik ve ihanet eden devletleri 1038’de Gazneli’leri , ondan evvel Samanileri yıkıp Seyyid Dede Korkut İsmail Danişmend Bey’i ve dünürü Selçuk Bey’in İlbeyli Çerikaslarını 50 yılda 27 devletin askeri komutan ve Hükümdarları yaptı. (Seyyid Veysel Semih Danişmend) (Viyana kapılarına dayanan Osmanlı ordusunda kahramanlığı düşmanı da etkileyen Çerkes dayı lakaplı yeniçerinin heykeli yapılmış ve hala oradadır..Soner Daur)
1071 yılı Malazgirt savaşında Bizanslılara karşı savaşan Danişmend Muhammed Gazi’nin ve kardeşleri Seyyid Mengücek Gazi ve Seyyid Saltuk Gazi’nin ve yeğenleri Kutalmış oğlu Süleyman Şah Gazi’nin ordusu olan Türkmenlerin en gözü pek, fedakâr ve savaşçı ordusu olan ve savaşlarda 10 adet 1000’er kişilik Çerikes’in (Çerkez’in) savaştığı gözünü budaktan sakınmayan bu müthiş gruba Selçuklu İlbeyliler Mehmetçikleri denirdi. (Yazar Seyyid Veysel)
İlbeyliler, Türklerin 1071 Malazgirt Savaşından sonra Anadolu içlerine akınlarda önemli görevler almış ve İznik’in Türk ili olmasında çok önemli rol oynamışlardır. İlbeyler her ne kadar Oğuz Türklerinden(Türkmenler) oluşmuş olmasına karşın, İlbey boyunun içerisinde azımsanmayacak çoğunlukta Çerkeslerin varlığı bilinmektedir. Osmanlı-İslam Devletlerine yetenekli ve zeki Komutanlar yetiştirmişlerdir. ( İznik Rehber)
Mahlo’nun Ağıdı
Kır ata biner de ırganır beli
Sağdırır cidayı sallanır kolu
Kalmadı Türkmenler Arabın yolu
Arap’tan hayfımı al oğlum Çerkez
Sarıbaş koyunlar inleşir yatar
Sakovun gömleğin al kana batar
Bütün Araplara Çerkezim yeter
Düşmandan hayfımı al oğlum Çerkez
Salacamı kaldırın Munbuç’a
Etimi yesin de kızıl karınca
Telli turnam bizim ele varınca
Arap’tan hayfımı al oğlum Çerkez