EGE KIYISINDAN ÇERKESYAYA

.
OrjinaliAga:sahil anlamında olup, Agara: sahilli-sahil ülkeli, kıyıda yaşayan anlamına gelirken, Magara-Megara da sahilin-kıyının hâkimi anlamına gelir ki bu sonuncusu antik Yunanistan'daki Kafkas yerleşim bölgesi olan “Megara”nın orjinalidir. Kelimenin tamamı Abhazcadır.1 Çerkes kabileleri, Therakes ve Pelasg adlarıyla kendilerini Ege bölgesinde göstermişlerdir. Ege ve Trakya bölgesindeki antik kentlerin isimlerinin çoğu Adıge-Abhaz ve Ubıh dillerine ait isimlerdir. Örneğin, Trakya bölgesindeki Apsnty ve Sintoi bölgeleri ilki Abhaz, ikincisi ise Adıge kabilelerinin kendileri için kullandıkları tarihi isimlerdir. Homer: “Meriç'in sol tarafındaki Apsinthiler ve Apsynthialılar2 demektedir.
Yine Antik Yunanistan'ın Attike adlı şehrinin Adıge ismiyle benzerliği açıktır. Likya/Karia bölgesinde ise “Pedasa” şehri Adıgelerin “Pedıs” soy kökenini akla getirirken, aynı bölgedeki kayıp şehir “Agonda” ise hem Adıgece'de, hem Abhazca'da kadın ismidir. Ayrıca “Agonda-Akonde” adlı Nart kadını Adıge Nart mitolojisinde Nart Seteney'in kızının ismi olarak geçer. Yine Karia bölgesinin kutsal kenti “Gerga” Adıge soyadı “Gerge-Gerige” ile aynı kökenden olmalıdır. Gerge adlı Adıge soyunun Kafkasya'ya Yunan adalarından geldiği bilinmektedir.3 Ayrıca Gergaza adı Çerkesya’da eski bir kent adı olarak bilinmektedir. Likya bölgesindeki Ptarra ve Ptarrez yerleşim yeri ile Adıge Nart mitolojisindeki kahraman Baterez isminin benzerliği dikkat çekicidir.4 Likya bölgesindeki Olbia ismi Kafkasya'da karşımıza çıkan önemli bir yer ismidir: Albanya: Lezgi ülkesi.5 Mysinia ülkesindeki Larisa (Limantepe) isminin Abhazcadaki “Larisa: köpek gözlü” ile aynı kökenden olduğu açıktır. Veli Sevin bölgenin Leleg ve Pelasg yerleşkesi olduğunu belirtir. Pelasglar ileride inceleneceği gibi Abhaz kökenli denizci kavimlerdir. Bu nedenle de Pelasgların yaşadığı bugünkü İzmir yakınlarındaki antik “Larisa” kent isminin Abhazca'daki “Larisa” ile ilişkisi olmalıdır.6
İonia bölgesindeki “Lebedos” kent ismi ise Kafkasya'da Kabardey ve Besney'lerin yaşadığı “Lebedia” Adıgece adıyla “Lebedes” ile aynı kökenden gelmiş olmalıdır. Her iki bölgede “Lebedia” olarak anılır ve Laba ırmağından ismini alır. Bu isim büyük ihtimalle Karia-Ligür-Kelt soylarına aittir.7 Yine Likya bölgesinde yer alan İndus/Sindus8ırmağı da akla Kafkasyalı Sind halkını getirir. Anadolu'daki Göller Bölgesinin “Pisidia” olarak anılmasına karşılık Osetya'daki eski Çerkes yerleşim yeri “Pseda”nın varlığı da dikkat çekicidir.9 Bu benzer isimler temelde Çerkeslerin Kelt-Ligür-Karia-Lidya ve Likya – Pelasg - Therakes kabileleri gibi Kafkasyalı olmalarından kaynaklanmaktadır.
Batı Kafkas sahillerinde yaşayan denizci kabileler olan Adıge-Abhaz ve Ubıhlar için Ege bölgesi ilk yayılma alanı olmuştur. Bu nedenle de Therakes ve Pelasg kabilelerinin birçok alt soyları Kafkasyalı kavimlerin kolonlarıdır. Pelasg'lar ve Therakesler yaşadıkları ve gittikleri her bölgeye Kafkasya'ya ait birçok şey götürmüşlerdir. Bunların bir kısmı Nart mitolojisinde ayrıntılı bir şekilde anlatılan Nart tasvirlerine uymaktadır. Örneğin eski bir Pelasg ülkesi olan bu günkü Filistin-Lübnan ve İtalya’da bulunan “Gorgon” heykelleri Adıge Nart mitolojisinde aktarıldığı gibidir.

Nart mitolojisi, Nart Gorgonıjj'ın kucağında atıyla birlikte resmedilişini hikâyesiyle birlikte açıklar: Nart Gorgonıjj, Nart ülkesinden uzakta bir ülkede yaşamaktadır.10 Yine de Nartlar'ın müttefikidir. Nartlar'ın meşhur kızı Seteney, Yispi’lerin kralı Jak'ejj (Pis sakallı) tarafından kaçırılır. Nartlar'ın Kralı Wezırmes ordusunu toplamaya başlar. Ancak Nart Gorgonıjj'ın desteği olmadan Yispi’lerin dağların zirvesindeki Ço adlı kalelerinin alınması imkânsızdır. Nart Gorgonıjj'a ulaklar gönderilir ve Nart Gorgonıjj Nartların ülkesine gelir ve savaşa katılır. Yolda bir aksilik sonucu Nart Gorgonıjj'ın meşhur atı Paş'ejj ölür. Bunun üzerine Nart Gorgonıjj çok üzülür ve şunları söyler:
А си ПащIэжь, уэ ущыпсэум сэ сыпхьащ, щIыпIэ куэдми дэ дитащ, гъуэгу аджэми дытетащ. Иджы “мыр Гуэргуэныжь и кхъуэ ПащIэжьырщ” блэкIхэм жаIэу, губгъуэ нэщIым дауэ укъизнэн, ар Нарт лыгъэми къемызэгъщ, жиIэри Гуэргуэныжь ПаIщэжым и лъакъуиплъыр ипхщ, и пщэм дилъхъэжри нартхэм якIэлъежьащ.
-Ey! Benim Paş'ejj'ım, sen yaşarken beni taşıdın, birçok yere gittik, bir çok yollarda gezdik, Şimdi “bu Gorgonıjj'ın domuzu Paş'ejjdir” deyip gececekler seni burada böyle ölü görenler. Seni burada nasıl bırakırım, Nartlığıma sığmaz bu.- dedi Gorgonıjj ve atının dört ayağını bağlayıp onu omuzladı ve Nartların peşine düştü.11

Murat Aslan, Mitridates VI Eupator adlı çalışmasında Gorgon'un bir Pontus tanrısı olduğunu belirtir ve Pontuslular'ın dinsel olarak Yunan ve Pers egemenliğine girmediklerini, Kırım ve Taman kökenli tanrılara inandıklarını özellikle Mitridates VI Eupator'un her zaman Kırım-Taman kökenli dinlere inandığını belirtir.12 Nart Gorgonıjj'ın Kafkasyalı kökenleri önemlidir. Nerede olursa olsun Gorgon heykelleri ve çizimleri her zaman Kafkasyalı kavimlerin yaşam alanlarıyla ilgilidir. Yunan mitolojisinde Gorgonlar kadın olarak karşımıza çıkar ve hakkını vermeliyiz ki yeterince çirkindirler.13Tanrıça Athena onları yılanbaşlı Medusa'ya çevirmiştir. Ancak Gorgonlar Yunan mitolojisinde çok da merkezi bir konumda değillerdir. Öte yandan antik çağın araştırmacı yazarı Sicilyalı Diodoros Gorgonları eski dünyanın güçlü ve savaşçı bir kabilesi olarak anlatır.
Sicilyalı Diodoros Libya kökenli Kartaca prensi Juba'nın kütüphanesinde bulduğu papirüslerden esinlenerek yazdığı kitabında Kafkasyalı Amazonlar'la Gorgon halkı arasındaki savaşları uzun uzun anlatmıştır.
Gorgonıjj, ismin Khabardey Adıgecesiyle okunan telaffuzudur. Şorten Askerbiy ve bir grup derlemecinin 1951 yılında yazdığı Nartlar adlı kitaptaki versiyonlarda isim Gorgonıjj'dır. Hadağatle Asker tarafından 1968 yılında Adıgey Cumhuriyetinde basılan ve Çerkesçe'nin tüm diyalektlerini içeren 7 ciltlik çalışmanın ilk cildinde Gorgonıjj ismi Goreguan, Yergun, Gorgonıjj, Gogonıjj ve Yeregunolarak farklı şivelerin kullanımıyla verilmiştir. Nart Gorgonıjj'ın babasının ismi tekstlerde “Şhağum: Kalınkafalı” olarak geçmektedir. Gorgonıjj, çizimlerde iri kafasıyla dikkat çeker.
Pelasglar Abhaz ağırlıklı bir denizci kavim olarak dikkat çekerler. Antik Yunan'da birçok bölgeye yerleşen bu halk, Yunan mitolojisinin en meşhur tanrısı olan Jü (Zeus) adına Epir bölgesinde tapınaklar inşa etmişler ve Jü'yü Yunanlılara ve tüm Aga'ya tanıtmışlardır. Homeros İlyada'da sürekli “Ey Zeus Epirliler'in Tanrısı!14demektedir. Epir ise Pelasg yurdu olması bakımından Hint-Avrupalılar'ın ve Yunanlılar'ın sonradan yerleştiği bir bölgedir.15
Heradot ise eski Yunanlılar'ın iki ayrı soy kökeninden geldiklerini söyler. Spartalılar Dor soyundan gelirlerken, Attikeliler Pelasg soyundan gelirler.16 Kafkasya'daki “Meşe Ağacını kutsama” gibi dinsel inanışları Epir bölgesine getiren Pelasglar Jü'yü de (Zeus) bölgeye tanıtmışlardır:

Uzun yıllar bu yapısız, ulu meşe ağacı altında gerçekleştirilen Zeus tapımı, M.Ö. 400'lerde küçük bir oda yapılarak değişikliğe uğramıştır.17